Gizli Elde Edilmiş Ses ve Görüntülerin Boşanma Davasında Delil Olarak

Gizli Elde Edilmiş Ses ve Görüntülerin Boşanma Davasında Delil Olarak

Pek çok boşanma davasında gizlice yapılmış yahut ele geçirilmiş kayıtların delil olarak ileri sürülmesi istenmektedir. Bu kayıtların boşanma davasında mahkemeye delil olarak sunulması eyleminin Türk Ceza Kanunun 132. Maddesindeki haberleşmenin gizliliğini ihlal suçunu oluşturup oluşturmayacağı konusunda Yargıtay’ın yaklaşımını bu yazımızda incelemeye çalıştık.

‘Sanığın, bir daha delil elde etme olanağının bulunmadığı bir durumda iken, kaybolma olasılığı bulunan mevcut delilin muhafazasını sağlamak için değil, önceden hazırlıklı ve planlı şekilde, katılan hakkında C.Başsavcılığına yapacağı şikayete ve boşanma davasına delil oluşturmak amacıyla hareket ederek gizlice kayıt yapıp, bu ses kayıtlarını içerir CD'yi, adli makamlara delil olarak sunduğu, somut olayda, sanığın, hukuka uygun davrandığının kabul edilemeyeceği cihetle, atılı suçun yasal unsurlarının oluştuğu anlaşılmakla, mahkumiyetine karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiştir’ T.C. Yargıtay Onikinci Ceza Dairesi Esas : 2014/11623 Karar : 2015/20 Tarih : 12.01.2015

‘Sanık ile müşteki eşi arasında devam eden şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma davası bulunduğu, sanık ile müşteki eşi arasında geçen olaylar nedeniyle, sanığın, müşteki ile telefon görüşmesi yaptığı sırada, müştekinin kendisine yönelik kasten yaralama ve tehdit eylemi nedeniyle, bu telefon görüşmesini rıza olmaksızın kayda alarak bilahare CD'ye aktarıp boşanma davasına delil olarak sunması şeklinde gerçekleşen olayda, Sanığın, haberleşme içeriğini kaydedip, bu kaydı içeren CD'yi, görülmekte olan dava dosyasına delil olarak vermesi biçimindeki eylemleri, TCK'nın 134/1-2. maddesinde düzenlenen özel hayatın gizliliğini ihlal ve TCK'nın 132/3. maddesindeki haberleşmenin gizliliğini ihlal suçları kapsamında değerlendirilebilir ise de, görüşme ayrıntıları dökümünü üçüncü kişi ya da kişilerle paylaştığı ve/veya çoğaltarak dağıttığına ilişkin hakkında bir iddia ileri sürülmeyen sanığın, boşanma davasındaki iddiasını ispatlama amacını taşıyan eyleminde, hukuka aykırı hareket ettiği bilinciyle hareket etmediği anlaşılmakla, sanığın beraatine karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiştir. T.C.Yargıtay Onikinci Ceza Dairesi Esas : 2014/13474Karar : 2015/3 Tarih : 12.01.2015

‘Sanığın eve yerleştirdiği ses kayıt cihazı ile kendisi aldattığından şüphelendiği eşi katılanın telefon konuşmasını kaydettiği ve katılanı konuştuğu kişi olan tanıkla yüzleştirdiği sırada katılanın kendisini aldatmasından duyduğu öfke ile katılana hakaret ettiği iddia edilen olayda; katılanın tarafı olduğu haberleşme içeriklerini üçüncü kişi ya da kişilerle paylaştığı ve/veya çoğaltarak dağıttığına ilişkin hakkında bir iddia ileri sürülmeyen sanığın, katılan aleyhine açtığı boşanma davasındaki iddialarını ispatlama amacını taşıyan eyleminde, hukuka aykırı hareket etme bilinciyle davranmadığı ve katılanın kendisini aldatmasına tepki olarak atılı hakaret suçunu işlediği gözetildiğinde yerel mahkemenin beraate ve ceza verilmesine yer olmadığına ilişkin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik’ görülmediği’ne T.C.YARGITAYONİKİNCİ CEZA DAİRESİ Esas : 2018/8131 Karar: 2019/4463 Tarih : 03.04.2019

‘Sanığın, boşanma aşamasında olduğu eşi katılanın facebook adresine girip katılanın mesajlaşma içeriklerini alarak aralarında devam eden boşanma davasına delil olarak sunduğu iddia ve kabul edilen olayda Katılanın tarafı olduğu mesajlaşma içeriklerini üçüncü kişi ya da kişilerle paylaştığı ve/veya çoğaltarak dağıttığına ilişkin hakkında bir iddia ileri sürülmeyen sanığın katılanın güven sarsıcı olumsuz tutum ve davranışlarını ispatlama amacını taşıyan eyleminde, hukuka aykırı hareket etme bilinciyle davranmadığı gözetildiğinde atılı suçların yasal unsurlarının oluşmaması nedeniyle CMK’nın 223/2-a maddesi gereğince beraat kararı verilmesi’ gerektiğine T.C.YARGITAY ONİKİNCİ CEZA DAİRESİ Esas : 2017/6312 Karar : 2018/3603 Tarih : 28.03.2018

‘Sanığın, haberleşme içeriğini kaydedip, bu kaydı içeren CD'yi, görülmekte olan dava dosyasına delil olarak vermesi biçimindeki eylemleri, TCK'nın 134/1-2. maddesinde düzenlenen özel hayatın gizliliğini ihlal ve TCK'nın 132/3. maddesindeki haberleşmenin gizliliğini ihlal suçları kapsamında değerlendirilebilir ise de, görüşme ayrıntıları dökümünü üçüncü kişi ya da kişilerle paylaştığı ve/veya çoğaltarak dağıttığına ilişkin hakkında bir iddia ileri sürülmeyen sanığın, boşanma davasındaki iddiasını ispatlama amacını taşıyan eyleminde, hukuka aykırı hareket ettiği bilinciyle hareket etmediği anlaşılmakla, sanığın beraatine karar verilmesi ‘ gerektiğine T.C. Yargıtay 12 Ceza Dairesi Esas: 2014/13474 Karar: 2015/3 Tarih : 12.01.2015

‘eşi olan katılanın müşterek çocuklarının sağlığını olumsuz yönde etkileyecek davranışlar içerisinde bulunduğundan kuşkulanan sanığın, kullanmakta oldukları sabit telefona, katılanın bilgisi ve rızası dışında, ses kayıt cihazı yerleştirerek, katılanın başka kişilerle yaptığı telefon görüşmelerini kaydedip, elde ettiği kayıtlardan oluşturduğu CD'yi, katılan tarafından aleyhine açılan ve Ankara 1. Aile Mahkemesinde görülmekte olan boşanma davasına delil olarak sunduğunun iddia edilmesi karşısında eylemlerinin, 5237 sayılı TCK'nın 132/1-2. cümlesinde ve aynı Kanunun 132/2. maddesinde düzenlenen haberleşmenin gizliliğini ihlal suçu kapsamında değerlendirilmesi’ gerektiğine T.C.Yargıtay Onikinci Ceza Dairesi Esas : 2012/19077 Karar : 2012/20417 Tarih : 02.10.2012

‘katılanların daha önce kendilerine hakaret ve tehdit içerir sözler söylediklerini işiten sanıkların, sabit ev telefonundan katılanlarla yaptıkları görüşmeyi, hakaret ve tehdit vari sözlerin sarfı üzerine teyp cihazı yardımıyla katılanların rızası dışında kasete kaydedip, elde ettikleri teyp kasetini, katılanlar aleyhine tehdit ve hakaret suçlarından açılan ve kendilerinin şikayetçi olarak yer aldıkları davada, vekilleri marifetiyle, mahkemeye delil olarak sunmaları şeklinde gelişen eylemlerinde suç işleme kastları bulunmadığı’na T.C.YARGITAY ONİKİNCİ CEZA DAİRESİ Esas : 2012/20608 Karar : 2012/18217 Tarih : 11.09.2012

‘eşi olan katılanın sadakatinden kuşkulanan ve aldatıldığını düşünen sanığın, katılanın kullandığı bilgisayara, temin ettiği monitör çoklayıcı ve VGA monitör kablosunu bağlayıp, üst katta bulunan kendisine ait boş daireye koyduğu başka bir bilgisayar monitöründen, katılanın kullanmakta olduğu bilgisayar ile bağlantı sağladıktan sonra, katılanın internet aracılığıyla yaptığı görüşmeleri gizlice takibe aldığı, 21/10/2006 günü, katılanın MSN yolu ile görüntülü görüşme yaptığını fark ederek, katılanın internet aracılığıyla yaptığı görüşmeyi izlemeye başladığı, bir ara katılanın erkek kardeşini çağırıp onunla, daha sonra yalnız başına görüşmeyi izlemeye devam ettiği, katılan ile katılanın iş yerinden tanıdığı bir erkek arkadaşının konuştuklarını, konuşma sırasında katılanın soyunarak, çıplak vaziyette karşısındakine cinsel içerikli sözler söyleyip, “sanal seks” tabir edilen ilişki içerisine girdiklerini gördüğü, ertesi sabah, cep telefonunun ses kaydetme fonksiyonunu açık bırakarak, odaya gizlice yerleştirdikten sonra, katılana bir önceki gece ile ilgili sorular sorup, isnatlarda bulunarak, katılanın konuya ilişkin verdiği cevapları ve aralarında geçen konuşmaları kaydettiği, ardından katılanın yaptığı görüntülü görüşmeden söz edip, cep telefonuna kaydetmiş olduğu konuşma içeriğini katılan aleyhine açtığı boşanma davasında mahkemeye delil olarak sunduğu iddiasına konu olayda; yapılan yargılama sonucunda, sanığın kastının bulunmaması nedeniyle atılı suçların yasal unsurları itibariyle oluşmadığı’ na T.C. Yargıtay Onikinci Ceza Dairesi Esas : 2012/13117 K : 2012/14791 T: 12.06.2012

Tag Bulutu :

Admin
Admin

Admin hakkinda

Yorumlar

  • Hiç yorum bulunamadı. İlk yorum yapan siz olun.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız gösterilmeyecektir. Gerekli alanlar (*) ile işaretlenmiştir.